Sorular ve Yanıtları
(15.06.2021)
Mail adresime gelen soruları, mütalaa boyutunda olmamak kaydıyla zaman elverdikçe yanıtlamaya çalışıyorum. Bu sorulardan...

Mail adresime gelen soruları, mütalaa boyutunda olmamak kaydıyla zaman elverdikçe yanıtlamaya çalışıyorum. Bu sorulardan genel (çok kişiyi ilgilendirebilecek olanlardan bazılarını ise bu yazımda yanıtlayacağım.

SORU: İzmir Buca'da 140 metrekarelik bir dairem var. Ben emekli öğretmenim. Ayrıca Gaziantep Şahinbey ilçesine bağlı bir köyde, babadan miras kalan müşterek tapulu (8 kardeşe ait) 400 metrekarelik yıkılmış bir ev var. Ben bu durumda emlak vergisinden muaf oluyor muyum? 

Mesken niteliğinde tek taşınmaz koşulunu taşımamanız dolayısıyla muafiyetten yararlanamayacağınız kanaatindeyim.

SORU: Emekli bir kişiyim ve Edremit'te ikâmet ettiğim bir dairem var. Birde babadan kalma üç kardeş ortak tapusu olan dağ köyünde altı dönümlük işe yaramaz bir tarlamız var. Vergisini on yıldır ödediğim ev emlâk vergisinden muaf olabilir mi?

Yazdığınız kadarı ile tek konutunuz var. Koşul tek konut sahibi olmak şeklindedir. Bu nedenle başkaca arsa veya arazi niteliğinde taşınmaza sahip olmanız istisnadan yararlanmanıza bir engel değildir. Emekli olma, başka geliri olmama, 200 metrekare vb. koşulları taşıyor olmanız halinde istisnadan yararlanabilirsiniz. Bu konuda belediyeye dilekçe vermeniz gerekmektedir. Zamanaşımı süresi kadar geriye doğru ödediğiniz vergileri geri alabilirsiniz.

SORU: Kiralanan konut kira geliri (işyeri kira geliri değil) “stopaja tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iratları” gurubunda mı yorumlanmalı?

Konut kiralamaları stopaja tabi olmadığından, konut kira geliri "stopaja tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradı" olarak kabul edilemez.

SORU: Ben ikamet olarak babamın evinde yaşıyorum. İş yerimde de babam 1/2 oranında hisse sahibi. Sorum, hem ikametgâh hem de işyerinde bedelsiz oturmam mümkün mü? Yoksa bu kural sadece ikametgâh için mi geçerlidir?

Babanızın evinde oturuyor olmanız sebebiyle babanızdan emsal kira bedeli esasına göre vergi istenemez. Ancak babanızla yarı oranda sahip olduğunuz iş yerini sizin kullanmanız halinde babanızın, emsal kira bedeli esasına göre (tabii ki hissesi nispetinde) beyanda bulunması gerekmektedir. Babanızın iş yerinde babanızla birlikte faaliyette bulunuyorsanız (adi ortaklık şeklinde) bu takdirde babanızın emsal kira bedeli esasına göre beyanda bulunması gerekmez.

SORU: Önemli ölçüde gelen soru ise sitelerde ortak alanların daire veya katın alanına eklenip eklenmeyeceği veya ne şekilde ekleneceği konusunda.

Bu önemli bir sorun. Bunu ayrı bir yazı olarak irdeleyeceğim. Ancak şimdilik şunu söyleyeyim, bu konuda mevzuatta bir netlik yok. Bu konuda açılmış davalarda çıkan kararlara baktığımızda ise mahkemelerin, netlik olmayışı dolayısıyla havuz, park, gezinti alanı gibi ortak alanlardan dairelerin alanına pay verilemeyeceği, aksi halde verginin yasallığı ilkesinin ihlal edilmiş olacağı, dolayısıyla belediye uygulamasının haksız olduğu yönünde. Ancak çok az sayıda da olsa aksi yönde kararlar da mevcut. Benim görüşüm, bu tip uygulamalarla karşılaşanların yargıya başvurmalarında yarar olduğu yönünde.

SORU: Adalet Bakanlığı işyurtlarında çalışan bir memurum Her yıl bize işyurtları gelirlerinden bir kez kâr payı dağıtımı yapılıyor, Engelli bir çocuğum olduğundan maaşımdan gelir vergisi kesilmiyor, sorum şu kâr payı aldığımızda bunun üzerinden vergi kesiliyor, acaba bu vergi kesilir mi yoksa kesilmez mi?

İşyurdunun kâr etmesi durumunda, işyurtlarında çalışan hükümlü ve tutuklular ile personel ve işçilere, kâr payı ödemeleri yapılmaktadır. Kâr payları, işyurdunun kârının %25’ini geçmemek üzere, çalışmayı takip eden bütçe yılında çalışanlara aylık ücretinin %50’si ile sınırlı olarak bir defada yapılmaktadır. Bu ödemelerde çalışmayla irtibatlı olduğu için gelir vergisi açısından ücret niteliğindedir. Nitekim Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesinde ücretlilere kâr payı adı altında yapılan ödemelerin de ücret niteliğinde kabul edileceği yazılıdır.

Öte yandan anılan kanunun 31. maddesinde, çalışma gücünün asgarî %80'ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabının birinci derece engelli, asgarî %60'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabının ikinci derece engelli, asgarî %40'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabının ise üçüncü derece engelli sayılacağı aşağıdaki engellilik dereceleri itibariyle belirlenen aylık tutarların, hizmet erbabının ücretinden indirileceği, indirim tutarının (2021 yılı için) birinci derece engellilerde 1.500 TL, İkinci derece engellilerde 860 TL ve üçüncü derece engellilerde 380 TL olarak uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Ayrıca Kanunun 89/3. maddesinde, bakmakla yükümlü engelli kişi bulunan ücretlilerin aylık tevkifat matrahlarının hesabında da bu indirimlerin dikkate alınacağı yazılıdır. Ücret gelirinizin vergilendirilmesinde asgari geçim indiriminin de uygulanacağı tabiidir. Aylık ücretinize yukarıdaki indirimlerin ve asgari geçim indiriminin uygulanması sonucu, gelir vergisi tahakkuk etmiyor olabilir. Ancak kâr payı eklenen ayda, engellilik indirimini aşan kısım üzerinden gelir vergisi hesaplanıp asgari geçim indiriminin mahsubundan sonra bir vergi tutarı kalıyorsa kalan tutar ücretinize vergi kesintisi olarak yansıyacaktır.



Kaynak: Bumin Doğrusöz / Dünya Gazetesi