İşverenler İş Güvenliğini Kendisi Verebilecek / Bünyamin Esen
(06.07.2015)
Bursa’dan okurumuz Emrullah İşcanlı soruyor: “Bünyamin bey, ufak bir atölye işyerim var. Az tehlikeli sınıfta işyerim. OSGB’lerden hizmet almak zorunda mıyız? Bunu kendim yapabilecekmişim diye...

 Bursa’dan okurumuz Emrullah İşcanlı soruyor: “Bünyamin bey, ufak bir atölye işyerim var. Az tehlikeli sınıfta işyerim. OSGB’lerden hizmet almak zorunda mıyız? Bunu kendim yapabilecekmişim diye duydum, doğru mudur?”

Sayın okurum, bilindiği üzere 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu işverenlere iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sunmak konusunda yükümlülük getirmiş bulunuyor.

Kanun kapsamında işyerleri tehlike sınıfı ve büyüklüğüne göre işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hemşiresi istihdam etmek zorunda. Bu tür çalışanları istihdam edemedikleri takdirde ise Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri, kısaca OSGB’lerden hizmet almaları gerekiyor.

Normal koşullarda iş sağlığı ve güvenliği ancak bu alanda yetişmiş bulunan profesyoneller tarafından sunulabilen bir hizmet.

Ancak geçtiğimiz yıl Torba Yasa ile yapılan değişiklik ile küçük işyerlerinin işverenlerine gerekli eğitimi almaları halinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini kendilerinin sunabilmesi imkanı getirildi.

Peki, işverenler kendi iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini kendileri nasıl sunacak, nasıl eğitim alacak, nasıl iş görecek? Pek çok okurumuzu ilgilendiren bu konuyu ayrıntılı olarak açıklayalım.

9 ve Daha Az Çalışan Olmalı

Öncelikle şunu söyleyelim, yeni getirilen uygulama tüm işyerlerini kapsamıyor, yalnızca küçük ölçekli işyerlerine getirilmiş bir düzenleme.

Buna göre iki şart var: İlk şart, işyerinin on kişiden az (9 veya daha az) çalışanı bulunması. İkinci şart ise az tehlikeli sınıfta yer alması.

Bu iki şartı yerine getiren işyerlerinde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri gerekli eğitimi almış işveren veya işveren vekili tarafından yürütülebilmekte.

Bu kapsamdaki Yönetmelik geçtiğimiz hafta Resmi Gazetede yayımlanmış, uygulamanın ayrıntıları netleşmiş bulunuyor.

Hekim Muayeneleri Hariç Tutuldu

İşverenler veya işveren vekilleri gerekli eğitimi tamamlamaları halinde iş sağlığı ve güvenliği mevzuatında iş güvenliği uzmanı veya işyeri hekimine verilen görevlerini sunabilecek.

Ancak bunun bir istisnası var: İşe giriş ve periyodik hekim muayeneleri ile tetkiklerini sunamayacaklar.

Bu kapsamdaki işe giriş ve periyodik muayeneler ile tetkikleri ise eskiden olduğu gibi işyeri hekimlerinden alınabilecek.

Keza eskiden olduğu gibi bu hekim muayenelerini kamu sağlık hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden alınabilmek de mümkün olacak.

Çalışan Sayısı Nasıl Hesaplanacak?

Çalışan sayısının ondan az olup olmadığının tespitinde aynı işverenin Türkiye genelinde birden fazla tescilli ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerinin olması halinde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri üstlenilebilecek işyerlerinin belirlenmesinde Sosyal Güvenlik Kurumundaki tescil kayıtları esas alınacak.

İşverenin 9 ve daha az çalışanın olup olmadığı belirlenirken işverenden iş alan alt işverenlerce (taşeronlarca) çalıştırılan sigortalılar ile öğrenci statüsünde olan çırak ve stajyerler, çalışan sayısının tespitinde dikkate alınmayacak.

Daha açık bir ifade ile yalnızca SGK’ya bildirilen normal çalışanlar (uzun vadeli sigorta kollarına tabi olanlar ile SGDP’ye tabi olanlar) hesaba katılacak. 

İşverenler Eğitim Almak Zorunda

İşverenler veya işveren vekillerinin iş sağlığı ve güvenliği hizmeti verebilmesinin temel şartı bu konuda eğitim almaları.

Açıköğretim mantığına göre düzenlenecek olan eğitimler ücretli olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından duyurulacak üniversiteler tarafında verilecek. Bu eğitimlere verilecek ücretler asgari ücretin üçte birini yani 425 TL’yi geçemiyor.

Eğitim, işvenlerin içeriği okuyup, anlayıp, özümsemeye yetecek makul bir süreye göre tasarlanacak. Bu süre her hâlükârda ders saatlerinin toplamından az olamayacak.

İşveren veya işveren vekillerine verilecek eğitimin programı ders içerikleri; uluslararası standartlara uygun, yazılı, işitsel ve görsel materyallerle desteklenmiş bir şekilde hazırlanmak zorunda. 

Eğitim Sonunda Sınav Var

Yalnızca Çalışma Bakanlığınca protokol yapan üniversitelerce verilecek eğitimlere katılmak yeterli değil. Ayni zamanda eğitim sonunda yapılacak sınava katılmak ve başarılı olmak gerekiyor.

Bu şekilde sınavda 50 ve üzer puan alan adaylar başarılı sayılacak ve bunlara birer katılım sertifikası düzenlenecek.

Sınavda başarılı olanlar; protokolde belirlendiği şekilde, üniversitelerce Çalışma Bakanlığı’na bildirilecek.

Bu eğitimi başarılı olarak tamamlayan işveren veya işveren vekilleri iş sağlığı ve güvenliği konusunda yalnızca kendi işyeri ile sınırlı olmak üzere hizmet verebiliyor olacak.

İSG-KATİP Programından Başvuru Zorunlu

İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yürütmek isteyen işveren veya işveren vekillerinin İSG-KATİP üzerinden sisteme kaydolmaları zorunlu tutulmuş bulunuyor.

İSG-KATİP programı Çalışma Bakanlığı’nın iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini takip ettiği web sitesini ifade ediyor.

İşveren veya işveren vekilinin, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yürütme yükümlülüğü İSG-KATİP’e kayıt tarihi itibari ile başlar. Burada görevlendirilecek kişi ya işveren yada işveren vekili (yani işyerinde yönetici ve işveren adına hareket eden biri) olmak zorunda.

Asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde her bir işveren veya işveren vekilleri ayrı ayrı eğitim almak zorundadır.

Bu şekilde görevlendirilen işveren veya işveren vekilleri, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yerine getirmek için çalışan başına aylık en az 10 dakika ayırmak zorunda olacak.

Sulandırılmadan Ciddiyetle Uygulanmalı

İşverenlerin dokuz ve daha az çalışanı bulunan az tehlikeli işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini verebilmesi uygulaması pratikte nasıl uygulanacak göreceğiz.

Henüz Çalışma Bakanlığı ile bu konuda eğitim verecek üniversiteler arasında bir protokol gerçekleşmedi. Bu konudaki ayrıntılar geliştikçe yazılarımızda yer vermeye devam edeceğiz.

Ancak şu kadar söyleyelim: Az tehlikeli sınıftaki işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğini tümüyle değiştiren bu uygulama ciddiyetle uygulanmalı. Yoksa dostlar işte görsün kabilinden kağıt üzerinde kalan bir uygulama olur.

İş kazalarının büyük kısmının küçük işyerlerinde olduğu dikkate alınacak olursa iş güvenliğinin sulandırılmamasının ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor…

---

 

Kıssadan Hisse

“Padişah-ı âlem olmak bir kuru kavga imiş

Bir veliye bende olmak cümleden ala imiş”

— Yavuz Sultan Selim Han



Kaynak: Memur Haber