Engelli Emekli Olanlar Çalışabilirler
(15.12.2021)
■ Yüzde 50 vergi indiriminden dolayı 2.5 yıldır emekli maaşı almaktayım. Tekrar aktif olarak çalışmaya başlarsam bu maaşım...

Yüzde 50 vergi indiriminden dolayı 2.5 yıldır emekli maaşı almaktayım. Tekrar aktif olarak çalışmaya başlarsam bu maaşım kesilir mi? A.Yılmaz
Vergi indirimiyle emekli olanların daha sonra çalışmalarında herhangi bir sakınca yok. Bu şekilde çalışmaya başlarsanız emekli aylığınız kesilmez. Emekli olduktan sonra çalışırken adınıza aktif çalışan primi değil de sosyal güvenlik destek primi ödenir. Ödenecek olan primin zararı değil faydası olur.

Bir giyim mağazasında satış elemanı olarak çalışmaktayım. Mağazada tek tip elbise giymek zorunda bırakılıyoruz. İşverenin bu şekilde dayatma yapması doğru mudur? Giyeceğimiz kıyafetin ücretini de kendimiz ödemek zorunda mıyız? H.Şen
İş Kanunu'na göre; işçinin, işverenin emir ve talimatlarına uyma borcu bulunmaktadır. İşyerinin özelliğinden dolayı belli bir kıyafet giyme zorunluluğu kuralı varsa buna herkes uymak zorundadır. Ancak kıyafeti işveren verir, bunun ücretini ödemek zorunda değilsiniz.

Eşimin kendine ait bir tamirhane dükkanı vardı, yanında da bir işçi çalıştırıyordu. 6 ay önce vefat etti. Dükkanı eski işçisine devrettik. Eşim hastalığı döneminde pek fazla işlerle ilgilenemediği için çalışan işçisinin sigortasını 4 ay SGK'ya bildirmeyi ihmal etmiş. Vefatından sonra bu bildirimleri ben yapsam çok fazla ceza öder miyim? T. AVCI
SGK'nın prim ve her türlü alacağının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. Bu kanunda ve 5510 sayılı Kanun'da, borçlunun ölümü halinde idari para cezalarından doğan borçların terkin edilip edilmeyeceği veya mirasçılarından tahsil edilip edilmeyeceği yönünde bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak Anayasa'nın 38'inci maddesinde "Ceza sorumluluğu şahsidir" hükmü yer almaktadır. Türk Ceza Kanunu'na göre de "Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz." Anılan hükümlerden, şahısların işledikleri idari veya adli suçlara istinaden gerek adli, gerekse idari merciler tarafından verilen cezaların yalnızca o kişiye yönelik olarak infaz edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Anayasa ve Türk Ceza Kanunu'nda yer alan 'cezaların şahsiliği' ilkesi gereğince, kurum alacağının (borçlunun mirasçılarından takip edilmeksizin) tahsilinden vazgeçilir.
Tüzel kişilere verilen idari para cezaları tüzel kişiliğin malvarlığından tahsil edilir.



Kaynak: Ali Şerbetçi / Takvim Gazetesi