Ekim 2008’de yürürlüğe giren sosyal güvenlik reformunun en çok eleştirilen değişikliklerinden biri isteğe bağlı sigortanın Bağ-Kur’lu sayılmasıydı. Çünkü SSK’dan emeklilik için gerekli günü isteğe bağlı sigortalı olarak doldurmak isteyenler ödedikleri her aydaki primlerle Bağ-Kur’lu statüde sayıldılar ve hâlâ sayılıyorlar. Ve bu sebeple; kanunu tam bilmediği için 1.260 günden (3.5 yıl) fazla isteğe bağlı sigortalı olanlar artık SSK’dan emekli olma hakkını kaybediyor.

SSK’dan emekli olmak isteyip çalışamayacak durumda olanlar SSK’dan emekli olabilmek için çalışmadıkları halde sahte SSK’lı oluyor. Bu şekilde sahtekarlığa girmek istemeyenlerin ise “mevzuat çerçevesinde SSK’lı olarak isteğe bağlı sigortalı olabilme imkânı var mı” diye bir çözüm yolu arıyor.

KANUNDAKİ İKİ İSTİSNA...

Evet, 5510 sayılı Kanun’da isteğe bağlı sigortalı olma sonucu SSK’lı olmayı sağlayacak iki yol var. Birincisi; işyerinde 30 gün tam ay çalışamayacaklar için geçerli.

Bir işyerinde ay içinde 30 günden az olarak SSK’lı çalışanlar eksik günlerini isteğe bağlı sigorta ile 30 güne tamamlamaları halinde ödedikleri isteğe bağlı sigortalılıkları SSK’lı sayılır. Bu şekilde zorunlu olarak birkaç gün dahi sigortalı olanların eksik günlerini isteğe bağlı sigorta ile sağlamak istemeleri halinde isteğe bağlı sigortalılık, zorunlu sigortalılığa ait son günü takip eden günden başlamış sayılır. Örneğin, ayda 1 gün bile kısmi süreli olarak bir işyerinde çalışan bir kişi geri kalan 29 günü isteğe bağlı sigortalı olması halinde isteğe bağlı sigortalı süreleri SSK’lı sayılacaktır.

GURBETÇİLER SSK'LI SAYILIR

İkinci yol ise ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri için geçerlidir. Bu durumdaki işçilerden isteğe bağlı sigortalılık talebinde bulunanlar isteğe bağlı sigortalı olmaları halinde bu sigortalılık süreleri de SSK’lı olarak sayılır.

Yani SSK’lı isteğe bağlı sigortalı olmanın istisnai iki yolu var. Zira her iki yolda da özel şartlar var. Bu sebeple her iki imkândan da yararlanan sayısı çok az olacaktır. Bunun için 5510 sayılı Kanun’a yine 506 sayılı Kanun’da olduğu gibi belki 1.080 gün SSK’lı olma şartı gibi ağırlaştırılmış bir şartla ve SSK’lı sayılma imkânı ile alternatif bir isteğe bağlılık yolu açılması gerekir.