Dikkat Yurtdışı Borçlanma Sistemi Değiştirilmek İsteniyor / Abdulhalim Eke
(13.07.2019)
Ak Parti Grup Başkanlığı tarafından TBMM’ye sunulan 08.07.2019 tarihli kanun teklifi ile 3201 sayılı Kanun kapsamında...

Ak Parti Grup Başkanlığı tarafından TBMM’ye sunulan 08.07.2019 tarihli kanun teklifi ile 3201 sayılı Kanun kapsamında yapılan yurtdışı borçlanma sisteminde temelde 2 değişiklik yapılmak isteniyor.

1-  Borçlanma oranları % 32 yerine % 45’e

2- SSK aylığı yerine BAĞ-KUR aylığına dönüştürülmek isteniyor.

Kısaca halen en düşükten günlük (asgari)  27,25 TL olarak ödenen borçlanma 38,31TL’ye

En yüksekten (tavan)   günlük 7,5 kat 204,37TL olarak ödenen borçlanma 287,37TL’ye çıkarılmak istenilmektedir.

Buradan elde edilmek istenen yarar ise;

Primlerin % 40,6 oranında daha fazla ödenmesi,

En az gün 3.600 den 5.400 ‘e çıkarıldığından  sürenin % 50 artması anlamına gelmektedir.

Örneğin  3.600 gün ile 98.000TL ye Yurtdışı emekli olan birisi bu değişiklik kabul edilirse bu defa  5400*38,31= 206.874 TL ödeyecektir. Yani Toplamda ödeme 1 kattan fazla artmış olacaktır.

Aylıkların ise;

-SSK aylığı yerine (5510 4/1-a) BAĞ-KUR aylığı (4/1-b) aylığı bağlanacak olması nedeni ile  aylıklarda yaşanacak azalma oranı ise % 35 oranında olacaktır.

Kısaca bu değişiklik ile SGK 3 kat kar etmiş olacaktır.

ELEŞTİRİ KISMI

Bir değişikliğin gerektiği zorunlu olarak kabul edilmelidir. Borçlanma  bedelini hemen yatır, hemen aylık almaya başla şeklindeki mevcut sistem SGK zararınadır. Bu noktadan bakıldığında yenilik yapılması bir zorunluluktur.

2008 öncesi Dolar ile borçlanmada Yurtdışı çalışanlar SSK ‘ya diğerleri BAĞ-KUR’a borçlanılan sistem, mevcut sisteme göre daha anlamlıdır.  Mevcut sistemde geçerli geçersiz daha iyi ve az maliyetli aylık için birde Türkiye’de çalışma yapılmaktadır. Bir çok kişi geçersiz çalışma nedeni ile aylık iptali ile karşı karşıyadır.

SİYASİ ELEŞTİRİ

AK Parti son yerel seçimlerde çoğu sahil şehirlerinin Büyükşehir Belediyelerinde oy kaybı yaşamıştır.  Ülke genelinde AK Parti ittifakının oyu daha fazla olsa da oy fazlasının olduğu yerlerde iki farklı hareket gözlenmektedir.

Bunlardan ilki BABACAN/GÜL/DAVUTOĞLU gibi eski AK Partililerin yeni partilerinin kurularak bu oy oranının aşağı çekilmesidir. Diyelim ki bu oran % 2 olsun. Yani bu oran dilimi YURT İÇİNDEN hedeflenmektedir.

İkincisi ise yurt dışı oylarıdır. Bunlar genel seçimlerdeki oylara katılmaktadır. Burada AK Parti’nin oyları çok yüksek düzeydedir.   Bu tarz bir BORÇLANMA DEĞİŞİKLİĞİ MUTLAKA AK PARTİNİN YURTDIŞI OYLARINI AZALTACAKTIR. Bu sonuca genel oy içinde % 1 diyelim.

Toplamda % 3 lük bir azalma AK PARTİ’nin % 50 den aşağı inmesi anlamına gelir.

Siyasi tercih anlamında oyların kaybına neden olacak bir düzenlemenin siyasi olarak pekte isabetli olduğu söylenemez.  Siyasi yakınlığı olan kişilerin özellikle bu yönden geri dönüşüm sağlamaları, hatırlatmaları düzenlemenin aşırı olumsuz yönlerinin törpülenmesi yolunu açabilecektir.

DÜZENLEME İÇİN ÖNERİ ;

  1- Eski düzenleme daha iyidir. ( 3201 md. 5754 sayılı kanunla 2008  öncesi değişikliği)         

             Bu düzenlemede çalışan Türkiye’de  bir Sosyal Güvenlik Kurumuna tabi hizmeti olanlar tabi oldukları Kuruma, böyle bir sigortalılığı yok ise çalışanlar SSK (4/1-a) ya diğerleri BAĞ-KUR’a borçlanır. Bu düzenleme daha etkindir. Yıllarca uygulanmıştır (1978-2008 arası 30 yıl 2147 ve 3201 sayılı kanunlar)

      2-  Borçlanma bedelleri yükseltilmek yerine bekleme süreleri konulmalıdır.

            Emekli olmak isteyen yaşlılık aylıkları bakımından en az 5 yıl önce borçlanma zorunda olmalıdır. Veya ödeme yaptıktan 5 yıl beklendikten sonra emekli olabilmelidir. (Ölüm ve malullük için özel koşullar düşünülmelidir.

      3-   Değişiklik çıkmadan, borçlanma bedelleri ödenemese bile mutlaka borçlanma başvurusu yapılması halinde kazanılmak hak tartışması gündeme gelecektir. (Bu alanında uzman hukukçuların görüşü şeklinde iletilmiştir.)   Geçerli bir başvuru için çalışma ve ikamet belgelerinin sunulması, SSK kapsamında bir aylık için daha önce SSK sı olmayan kişilerin yurtdışında çalışmaz ve adına işsizlik primi ödenmez iken Türkiye’de bir işveren yanında gerçek çalışma yapması gibi koşullara da uyulmalıdır. Türkiye’de çalışma imkanı olmayan kişilerin borçlanmaları halinde BAĞ-KUR kapsamında borçlanmış sayılacaklarından sadece % 40,6 oranında yapılan artışlardan kurtulmuş olunur.

  4- Kusursuz düzenleme yoktur. SGK yönünden böyle bir düzenleme yapılması halinde bir çok olayda borçlanacak vatandaşlıkların SGK’nın daha daha fazla ödeme yapmasını gerektiren sistemleri geliştirmek, var olan yaşanmış örnekleri çoğaltıp yaygınlaştırmak mümkün olacaktır.  



Kaynak: Ali Tezel