Çalışanlar Hak Ararken Kritik 6 Gün
(23.07.2020)
İş Kanunu, bazı durumlarda işçi ve işverene iş akdini derhal fesih hakkı veriyor. İşçinin haklı fesih yaparak kıdem...

İş Kanunu, bazı durumlarda işçi ve işverene iş akdini derhal fesih hakkı veriyor. İşçinin haklı fesih yaparak kıdem tazminatı alabileceği bu haktan yararlanabilmek için 6 günlük hak düşürücü süreye dikkat etmek gerekiyor. Süreyi kaçıranlar hakkını kaybeder. Habertürk’ten Ahmet Kıvanç, iş akdinin derhal feshine ilişkin ayrıntıları yazdı.

İş Kanunu’nun 24. maddesi işçiye, 25. maddesi de işverene iş akdini haklı nedenle derhal feshetme hakkı tanıyor. Süresi belirli olsun veya olmasın işçi bazı durumlarda iş sözleşmesini, sürenin bitiminden önce veya ihbar süresini beklemeksizin feshedebilir. Bunlar ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller olarak adlandırılır. İşveren iş sözleşmesi yapılırken gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler vererek işçiyi yanıltırsa, işveren işçinin ya da aile fertlerinden birinin şeref ve namusuna dil uzatırsa işçi açısından derhal fesih hakkı doğar. En önemli haklı fesih sebeplerinden biri de iş yerinde yaşanan taciz olaylarıdır. İşçinin sadece işverence değil, diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemleri almaması işçi açısından haklı fesih sebebi oluşturur.
Bunların yanı sıra, işverence işçinin ücretinin eksik ödenmesi veya zamanında ödenmemesi gibi sebepler de ahlâk ve iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil eder.

6 İŞ GÜNÜNE DİKKAT

Kanunun 26. Maddesine göre, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınan sözleşmeyi fesih yetkisinin, haklı fesih sebebini karşı tarafın öğrendiği günden başlayarak 6 iş günü içinde kullanılması gerekir. Her durumda haklı fesih sebebinin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl içinde fesih hakkı kullanılabilir. Bu süreler hak düşürücü süredir, süre geçtikten sonra fesih hakkı kullanılamaz.
Örneğin, bir defa yaşanan taciz söz konusu ise fesih hakkının olayın gerçekleştiği günü izleyen 6. iş gününün sonuna kadar kullanılması gerekir. Ancak, taciz devam ediyorsa 6 günlük hak düşürücü süre aranmaz.
İşverenin ücret ödemeyi 20 gün geciktirmesi halinde işçi açısından haklı fesih sebebi ortaya çıkar. Ücretin eksik ödenmesi ya da zamanında ödenmemesi, sigorta priminin eksik yatırılması veya hiç yatırılmaması durumu devam ediyorsa 6 günlük hak düşürücü süre işlemez. İşçi bu durum devam ettiği sürece her zaman iş akdini feshedebilir.
Çalıştığı iş yerinde tenzili rütbe yapılan, örneğin yönetici iken görevden alınıp normal işçi gibi çalıştırılan kişi, bu kararın tebliğ edildiği tarihten itibaren 6 iş günü içinde iş akdini feshetmezse hakkını kaybeder.
İş Kanunu’na tabi çalışanların analık izni sonrası çocuğuna bakabilmesi için 6 ay ücretsiz izin kullanma hakkı bulunuyor. İşveren işçiye bu hakkını kullandırmazsa işçi açısından 6 günlük hak düşürücü süre, iznin kullandırılmadığı tarihte başlar. Altı günden sonra işçi bu hakkını kullanamaz.
İşçilerin kendi aralarında kavga etmesi, işverene fesih hakkı verir. İşveren kavgayı öğrendiği tarihten itibaren 6 iş günü içinde iş akdini feshedebilir. İşveren bu durumu sonradan öğrenmiş ise kavganın gerçekleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde işçiyi işten atabilir.

GEÇERLİ NEDENE DAYALI FESİHTE “MAKUL SÜRE” KURALI

İşverenin geçerli nedene dayalı olarak iş akdini feshettiği durumlarda 6 günlük hak düşürücü süre uygulanmaz. Yargıtay, geçerli nedenle fesihte “makul süre” kuralını işletiyor. “Makul sürenin” bir hafta mı, bir ay mı, üç ay mı olduğu konusunda netlik bulunmuyor. Ancak, Yargıtay, örneğin sık sık rapor kullandığı için işçiden savunma aldıktan 3 ay sonra işten çıkartılmasının, “makul süre” kuralına aykırılık teşkil ettiği görüşünde.



Kaynak: Ahmet Kıvanç / Haber Türk