Çalışma ve Sosyal Güvenlik'te 'Bilgin' Dönemi
(24.04.2021)
1989 yılından beri hocam olması hasebiyle yakından tanıdığım Sayın Bilgin, uzun yıllar Çalışma Ekonomisi ve Endüstri...

1989 yılından beri hocam olması hasebiyle yakından tanıdığım Sayın Bilgin, uzun yıllar Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi ve Başkanı olarak hem akademik hem de uygulama boyutuyla başta çalışan kesim olmak üzere kamu-özel iş dünyası, sendikalar ile diğer çalışma hayatının bütün bileşenleri yakından ilgilidir.

Mekânı cennet olsun. Rahmetli hocam Prof. Dr. Kamil Turan, SSK’da 1995 yılında henüz yeni SSK Sigorta Müfettiş Yardımcısı olarak başladığımda beni kutlamak için çağırmıştı. O zaman yaptığımız görüşmede hiç unutmam ülkemizde yapılan en büyük hatalardan birinin de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yapılan atamalarda maalesef gereken önemin gereğince verilmediğini, oysaki bu bakanlığın görev alanlarının hükûmetlerin istikbalini belirleyecek kadar hayati öneme sahip olduğunun defalarca altını çizmişti…

Hakikaten şöyle göz ucuyla bile bakıldığında işsizlik, istihdam, sosyal güvenlik… ve diğer sosyal politikaların icrası Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı vasıtasıyla gerçekleştirilmektedir.

Hâl böyle iken bu bakanlığa daha fazla önem verilmesi ayrıca eğitimiyle, tecrübesiyle işin ehli olanların görev başında olması hayati öneme sahip bulunmaktadır.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK YENİDEN BÜTÜNLEŞTİ

Geçtiğimiz günlerde yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ikiye bölündü. Böylece Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yeniden kuruldu. 

13 milyona yaklaşan emekliye maaş ödeyen neredeyse toplumun tamamına yakın genel sağlık sigortası hizmeti veren genel bütçeden sonra ülkemizin en büyük bütçesine sahip olan SGK yeniden “sosyal güvenlik” ile çalışma bakanlığı adı altında “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı” ismiyle yer bulmuş oldu. Böylece çalışma ve sosyal güvenlik ile ilgili bütüncül bir yaklaşımla daha isabetli sosyal politikaların geliştirilmesinin önü açılacaktır.

Bu arada emeklilerimizin sayısı bağımlı ülkeler dâhil toplam 242 ülkeden 169 ülkenin nüfusunu geçti. Emeklilerimizin sayısının geçtiği ülkeler arasında Yunanistan, Portekiz, Tunus, İsrail, İsveç, Azerbaycan, Belçika, Küba, Avusturya ve İsviçre gibi ülkeler de yer almaktadır.

ÇÖZÜM ODAKLI, SOSYAL DİYALOĞA ÖNEM VEREN “BİLGİN” BAKAN

1989 yılından beri hocam olması hasebiyle yakından tanıdığım Sayın Bilgin, uzun yıllar Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi ve Başkanı olarak hem akademik hem de uygulama boyutuyla başta çalışan kesim olmak üzere kamu-özel iş dünyası, sendikalar ile diğer çalışma hayatının bütün bileşenleri yakından ilgilidir.

Özelikle Cumhurbaşkanlığı Sosyal Politikalar Kurulu Başkan Vekilliği görevi esnasında çalışma hayatı ve sosyal güvenlikle ilgili konuları uzun süreden beri titizlikle takip ederek derin analizlere dayalı çalışmalar yapmıştır.

Prof. Dr. Vedat Bilgin sadece bir akademisyen değildir. TCDD Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Üyeliği de yapmış olan bürokrat ve yazar. Özellikle sanayileşme, demokratikleşme, endüstri ilişkileri, sosyal politika, sendikacılık, sosyal güvenlik ve çalışma hayatı ile ilgili fikrî ve bilimsel çalışmalar yapmıştır.

Sayın Bilgin’in en önemli özelliği herhangi bir sorun karşısında mutlaka tüm tarafları dinlemesi ve çözüm odaklı yaklaşıma sahip olmasıdır. 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in sosyal güvenlik sistemimizin sürdürülebilirliği açısından isabetli çözümler üreteceği ve çalışma hayatımıza yeni bir soluk aldıracağı kuşkusuzdur.

KÇÖ MÜJDESİ HEM ÇALIŞAN HEM İŞVERENLERİ SEVİNDİRDİ!

Covid-19 salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesinde yaklaşık bir yıldan beri uygulanmakta olan "Kısa Çalışma Ödeneği" uygulaması hem işçi hem işverenler için âdeta can simidi hâline gelmiştir.

Kısa çalışma ödeneğinin 31 Mart 2021 tarihi itibarıyla sonlandırıldığı açıklanmıştı. Ancak pandeminin alınan tüm tedbirlere rağmen maalesef hız kesmemesi özellikle yeme-içme sektörü, turizm sektörü başta olmak üzere birçok sektörde faaliyet gösteren işveren ve çalışanları zor durumda bırakmıştır.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, kısa çalışma ödeneği uygulamasının 2021/Haziran sonuna kadar devam edeceği yönündeki müjdesi zor durumdaki çalışanlar ile iş yeri sahiplerini sevindirdi.

Yeni uzatma ile birlikte kısa çalışma uygulamasından Covid-19 etkisiyle zor durum hâli devam eden ve daha önceden faydalanmış olan firmalar faydalanabilecektir.

Kısa çalışma uygulaması uzatmalarından faydalanmak için elektronik ortamda gereken işlemlerin yürütülmesi gerekecektir.

Günlük kısa çalışma ödeneği; sigortalının son 12 aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının %60’ı tutarında olacaktır. Bu şekilde hesaplanan kısa çalışma ödeneği miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının %150’sini geçemeyecektir.

Kısa çalışma ödeneği miktarı, ücretsiz izinde bulunan işçilere ödenen nakdî ücret desteğinden fazladır. Bu nedenle şartları tutan işçilerin nakdi ücret desteği yerine kısa çalışma ödeneklerinden faydalandırılması hakkaniyete uygun olacaktır.



Kaynak: İsa Karakaş / Türkiye Gazetesi