Yatırım Teşvik Belgeli Tesisisin Devrinde Önemli Noktalar / Yılmaz Sezer
(12.05.2018)
Ülkemiz de yatırım teşvik belgesi kapsamında birçok yatırım gerçekleştirilmektedir. Söz konusu yatırımların bazıları ise tamamlanmadan yani tamamlama vizesi yapılmadan satılmakta...

Ülkemiz de yatırım teşvik belgesi kapsamında birçok yatırım gerçekleştirilmektedir. Söz konusu yatırımların bazıları ise tamamlanmadan yani tamamlama vizesi yapılmadan satılmakta el değiştirmektedir. Bu durumdaki tamamlanmamış yatırımların el değiştirmesi özel bir prosedür gerektirmekte olduğundan uygulamada tereddütle karşılanmaktadır. Her şeyden önce belirtelim ki, yatırım teşvik belgesi kapsamındaki tamamlanmamış yatırımların satılması, el değiştirmesi mevzuat çevresinde mümkündür.

Buna göre yatırım teşvik belgesi kapsamında temin edilen makine ve teçhizatın, Ekonomi Bakanlığı'nın izin ve onayı ile teşvik belgesi sahibi başka bir mükellefe, bu mükellefin sahip olduğu yatırım teşvik belgesi eki listede aynı makine ve teçhizatın yer alması şartıyla istisna kapsamında devri mümkündür. Diğer yandan yatırım teşvik mevzuatı çerçevesinde Ekonomi Bakanlığı'nın onay ve iznine tabi olmayan devir ve satışlarda, izin ve onay alınmasına gerek bulunmamaktadır.

Böyle bir işlemde yatırım teşvik belgesi sahibi mükellefin yatırım teşvik belgesi kapsamında KDV istisnası uygulayarak satın aldığı makine ve teçhizatı, Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama Genel Müdürlüğü'nün izin ve onayı ile başka bir şirket tarafından alınan yatırım teşvik belgesi kapsamında tesliminin KDV Kanunu’nun 13-d maddesi hükmü gereğince KDV’den istisna tutularak fatura edilmesi gerekmektedir.

Bu nedenle devre tabi olan söz konusu tesisin Ekonomi Bakanlığı'ndan alınacak izin çerçevesinde KDV’siz olarak faturalandırılarak satılması mümkündür. Ancak uygulamada böyle bir tesisin devrinde sadece yatırım teşvik belgesi kapsamındaki makine ve teçhizat değil, tesisin bir bütün halinde alım ve satım işlemi gerçekleştirilmektedir. Yani tesisisin tamamı üzerinden bir fiyat belirlenmekte ve teşvik belgeli veya belgesiz ayrımına gidilmeksizin topluca belirlenen bedel üzerinden satışı yapılmaktadır. Bu durumda faturanın ayrıştırılarak yatırım teşvik belgesi kapsamındaki makine ve teçhizatın ve teşvik belgesi kapsamında olmayan makine ve teçhizatın ayrı ayrı tespit edilerek faturalandırılması gerekmektedir. Bu işlemde yatırım teşvik belgesi kapsamında olan mal ve teçhizatın KDV’siz olacağı tartışmasızdır. Ancak bir bütün halinde tesisin KDV’siz olarak faturalandırılması ise mümkün değildir.

Tesisisin maliyet bedelinin altında satılması ise mevcut ekonomik şartlar dahilinde yapılan bir işlem olarak karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla maliyet bedelinin altında zararına yapılan satışlarda da zararın tesisin bütününe ait olduğu düşünülmelidir. Bu durumda teşvik belgesi kapsamındaki mal ve teçhizat ile kapsama dahil olmayan mal ve teçhizatın fiyatında aynı oranda indirim yapılmış (zarar edilmiş) şeklinde işlem yapılması gerekir. Yani maliyet bedelinin altında gerçekleştirilen satışta zararın tamamının teşvik belgesi kapsamındaki mal ve teçhizata ya da kapsama dahil olmayan kısıma yansıtılması mümkün değildir. Söz konusu zararın tüm tesis üzerinden aynı oranda yapılmış olması şartı aranılır.

Yatırım teşvik belgesi kapsamında gerçekleştirilen tesislerin devrinde; teşvikli tedarik edilen makine ve teçhizatın satışında yukarıda açıklanan özellik arzeden hususlara uyulması, sonradan ortaya çıkması muhtemel ihtilafları ortadan kaldıracağı düşünülmektedir. 



Kaynak: Dünya Gazetesi