İşverenlerin En Çok Yakındığı Formaliteye Nihayet El Atıldı / İsa Karakaş
(01.07.2019)
İşsizliğin küresel boyutta büyük problem olduğu tüm dünyada istihdamın artırılması günümüzde gittikçe zorlaşmaktadır.

İşsizliğin küresel boyutta büyük problem olduğu tüm dünyada istihdamın artırılması günümüzde gittikçe zorlaşmaktadır. İstihdamın artırılmasını sağlayan unsurlardan biri de istihdam üzerindeki gereksiz formalitelerin bertaraf edilmesidir.

2003-2004 dönemimde benim de katkıda bulunduğum istihdamın artırılması ile işsizliğin önlenmesi komisyonlarında özellikle işverenleri hem zaman hem maliyet açısından sıkıntıya sokan çok sayıda gereksiz ve bunaltıcı formalitelerin azaltılması üzerinde çalışmalar yapmıştık.

Bu çerçevede öncelikle çalışanların işe alınması ve işten ayrılmalarında dört farklı birime bildirilmeleri yerine sadece SGK’ya bildirilmelerinin yeterli olması uygulamasına geçildi. Akabinde yeni iş yeri açılışında iş yerinin hem çalışma müdürlükleri hem de SSK’ya ayrı ayrı bildirilmesi yerine sadece SGK’ya bildirilmesi yönünde düzenleme yapıldı. Ardından iş kazası ve meslek hastalıklarının hem Çalışma ve İŞKUR Müdürlüğü hem de SGK’ya ikili bildirim yerine sadece SGK’ya bildirilmesi uygun görüldü...

Formalitelerin azaltılmasında en önemli aşamalardan biri de her ay bütün iş yerleri tarafından SGK’ya gönderilmesi zorunlu bulunan APHB (aylık prim ve hizmet belgesi) ile Maliye’ye bildirilmesi gereken muhtasar beyannamelerin de tek bildirime dönüştürülmesidir. Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ilk defa 01/06/2017 tarihinden itibaren Kırşehir ilinde uygulamaya konmuştu. Bu ilimizin ardından 01/01/2018 tarihinden itibaren Amasya, Bartın ve Çankırı illeri merkez ve ilçelerinde bulunan iş yerleri için de belirtilen uygulama yürürlüğe konmuştu. Erteleme olmazsa 01 Temmuz 2019 yılında tüm ülkede yürürlüğe konacaktır.

Bütün bu formalitelerin sadeleştirilip azaltılmasına rağmen hâlen işverenlerin özellikle de muhasebecilerin en çok yakındığı zaman ve kaynak israfına yol açan formalite Kimlik Bildirme Kanununa göre çalıştırılanların kimliklerinin, en yakın yetkili genel kolluk örgütüne verilmesi mecburiyetidir. 

Bu formalitenin de ortadan kaldırılarak çalışanların kimlik bildirimlerinin gerekmesi hâlinde SGK üzerinden kolluk kuvvetlerinin erişimine açılması gerektiğini daha önceden birkaç kez dile getirmiştik. Nihayet bu konu TBMM’de gündeme geldi...

 

Kimlik Bildirme Kanununa göre yapılması zorunlu bildirim

 

Belirtilen kanunda, "… belirtilen tesislerin sorumlu işleticilerin; müesseselerinde sürekli veya geçici olarak çalıştırdıkları kimseleri ve bunların ayrılışlarını, örneğine uygun kimlik bildirme belgesi doldurarak, 24 saat içinde bağlı oldukları en yakın kolluk örgütüne bildirmekle yükümlü olduğu...

Diğer bir maddesinde ise "… belirtilen tesislerin dışında kalan her çeşit ticaret ve sanat amacı güden iş yerlerinde çalışanlar ve buralarda her türlü barındırmalar için iş yerlerinin sorumlu işleticisi tarafından örneğine uygun kimlik belgesi doldurularak üç gün içinde genel kolluk örgütüne verilmesinin zorunlu olduğu..." hükme bağlanmıştır.

Çalışanların bildirilmemesi hâlinde ise her bildirilmeyen çalışan için ayrı ayrı idari para cezası uygulanmaktadır.

 

Karakol ve Jandarma yerine SGK üzerinden bildirim

 

Kimlik Bildirme Kanununa göre çalıştırılanların kimliklerinin, en yakın yetkili genel kolluk örgütüne verilmesi ile ilgili formaliteye çözüm öngören kanun teklifi nihayet TBMM’de işlem görmeye başladı. Kanun teklifinde; çalışanların işverenler tarafından kolluk kuvvetlerine bildirilmesi zorunluluğu fazladan çalışma yükü anlamına geldiği, zaten bu kişilerin SGK'ya bildirilmiş olduğunu, dahası bu bilgilere MERNİS ve Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi üzerinden de ulaşılabileceği belirtilmiştir. Bu nedenle kolluk kuvvetlerinin bu bilgilere işveren üzerinden ulaşmasından ise oluşturulacak bilgi paylaşım yöntemleriyle bu sorunun üstesinden gelinmesinin mümkün olduğu, böylece kaynakların verimli kullanılmasının sağlanması sağlanmış olacak, işverenlerin ve bunların işlerini kanuni çerçevede yapan SMM’lerin iş yüklerini azaltacak, zaman ve kaynak israfının da önüne geçileceği öngörülmektedir.

Teklifin devamında ayrıca yürürlükte olan bu düzenlemenin uygulamada birçok sorunu beraberinde getirmekte olduğu keza işverenlerin yanında çalıştırdıkları kişilerle ilgili bilgileri kolluk kuvvetlerine bildirme süresi SGK'ya bildirme süresine göre daha kısa olduğu, yani Kolluk Kuvveti ve SGK'ya bildirme süreleri çelişmektedir. Bu durum bazı teknik uyumsuzluklardan dolayı işverenleri cezalı duruma düşürmektedir.

Cumhur İttifakı'nda yer alan parti milletvekilince verilen kanun teklifinde bu gerekçelerden hareketle;

  • Geçici konaklama yerleri dışında kalan iş yerlerinde çalışanların kimlik bildirimleri, sosyal güvenlik sistemi üzerinden SGK’ya yapılması,
  • Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iş yerlerine ilişkin tutulan bilgilerin de kolluk kuvvetlerinin (polis ve jandarma) erişimine ve kullanımına açılması,

Öngörülerek belirtilen formalitenin çözülmesi amaçlanmaktadır. Bu kanun teklifinin yasalaşması hâlinde istihdam üzerindeki belki de kalan son zorlayıcı formaliteden işverenler ve muhasebeciler kurtulmuş olacaktır. Ayrıca daha önceden de belirttiğimiz üzere zaman ve kaynak israfından da tasaruf edilmiş olunacaktır.

Son derece gerekli olan bu düzenlemenin bir an önce yasalaşıp yürürlüğe girmesini canı gönülden temenni ediyorum.

                ***

“Şans, sadece sabırla çalışan ve azimle güç sarf etmeyi sürdüren kişilerin zihinlerinde buluş olarak belirir.” Louis Pasteur



Kaynak: Türkiye Gazetesi