SGK’dan Sürekli İş Göremez Geliri Alma Esasları / İsa Karakaş
(15.01.2020)
SGK sürekli iş göremezlik geliri, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve engellilik nedeniyle SGK...

SGK sürekli iş göremezlik geliri, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve engellilik nedeniyle SGK tarafından yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden SGK sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalılara bağlanmaktadır.

TEFTİŞ BEKLENMEDEN GELİR BAĞLANIR

İş kazası veya meslek hastalığı neticesinde SGK sağlık kurulunca meslekte kazanma gücünün en az %10 oranında azaldığı tespit edilen sigortalıların kısa vadeli sigortalar servisleri tarafından denetim amacıyla Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı ile ilgili grup başkanlıklarına gönderilen dosyaları, soruşturma sonucu beklenmeden emeklilik servislerine iletilerek sürekli iş göremezlik gelirleri bağlanacak, daha sonra düzenlenen denetim raporlarında olayda sigortalı, işveren ve üçüncü kişilerin sorumluluğunun tespit edilmesi hâlinde, SGK Kanunu doğrultusunda gerekli işlemler yapılmaktadır.

İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEĞİNİN KESİLMESİ

İş kazasının Kısa Vadeli Sigortalar Servisi veya İş Kazası Tespit Komisyonu tarafından tespit edilerek SGK sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü kayıp oranının en az %10 oranında azaldığına karar verilmesi üzerine, sürekli iş göremezlik geliri bağlanan sigortalı ile ilgili kusur oranlarının tespitine ilişkin olarak müfettiş/denetmen tarafından yapılan soruşturma sonucu, meydana gelen olayın/kazanın iş kazası olmadığının anlaşılması hâlinde müfettiş raporu esas alınarak gelir başlangıç tarihi itibarıyla kesilmekte ve SGK Kanununa göre yersiz ödeme kapsamında işlem yapılmaktadır…

SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK ŞARTLARI

Sürekli iş göremezlik geliri bağlanabilmesi için, sigortalının çalıştığı işten ayrılması, iş yerini kapatması veya devretmesi şartı aranmamaktadır.

Sigortalıların örneği SGK tarafından hazırlanacak tahsis talep dilekçesini doğrudan kuruma vermesi veya posta yoluyla ya da e-Devlet üzerinden göndermesi gerekmektedir.

Bağ-Kur (4/1-b) kapsamında sigortalı sayılanlara, sürekli iş göremezlik geliri bağlanabilmesi için, kendi sigortalılığından dolayı, genel sağlık sigortası dâhil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur.

Sigortalılık hâllerinden birden fazlasına tabi olan sigortalıların gelir hesabına esas kazançları belirlenirken diğer sigortalılık hâllerine tabi gün ve kazançlarının da dikkate alındığı durumda, 4/1-(a) kapsamında sürekli iş göremezlik geliri bağlanacak sigortalıların 4/1-(b) kapsamında da hizmetlerinin ve bu hizmetlere ilişkin prim ve prime ilişkin borçlarının bulunması ve 4/1-(b) kapsamındaki hizmetlerin günlük kazancın tespitinde;

  • Dikkate alınması hâlinde, bu hizmetlere ilişkin prim borçları ödenmeden gelir bağlama işlemleri sonuçlandırılmayacak, ancak 97. madde hükümleri dikkate alınmak kaydıyla prim borçlarının ödenme tarihi gelir başlangıç tarihini değiştirmeyecektir.
  • Dikkate alınmaması hâlinde ise, prim borçlarının ödenmesi beklenmeden gelir bağlama işlemleri sonuçlandırılacaktır.

SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK GELİRİNİN HESAPLANMASI

Sürekli iş göremezlik geliri sigortalının;

  • Tam iş göremezliği hâlinde; Günlük kazanç x 30 x % 70 veya kısaca GK x 21,
  • Kısmi iş göremezliği hâlinde ise Günlük kazanç x 30 x % 70 x SİD (sürekli iş göremezlik derecesi) veya kısaca GK x 21 x SİD,

Formüllerine göre hesaplanmaktadır. Sigortalının başkasının bakımına muhtaç olması durumunda %70 olan gelir bağlama oranı %100 olarak dikkate alınacak ve Gelir=GK x 30 x SİD formülüne göre hesaplanmaktadır. Bu şekilde hesaplanan gelir, günlük kazanç hesabına giren son takvim ayı itibarıyla hesaplanan gelirdir.

 Sigortalının son takvim ayı itibarıyla hesaplanan gelirinin gelir başlangıç tarihine kadar arttırılmasında, son takvim ayı ve gelir başlangıç tarihi dikkate alındığından, gelir hesabına esas olan son takvim ayının ait olduğu dönemde gelir/aylıklara yapılmış olan artışlar uygulanmayacaktır.

Hem son takvim ayının hem de gelir başlangıç tarihinin ilk altı aylık dönemde olması hâlinde ilk altı aylık döneme ait artış verilmeyecek, son takvim ayının ilk altı aylık dönemden önce, gelir başlangıç tarihinin ilk altı aylık dönemde olması hâlinde ise ilk altı aylık döneme ilişkin artış uygulanacaktır.

        ***

“Ayakta duracak hâlin yokken, hayatta duracak sebeplerin varsa, korkma düşmezsin!..” Hazreti Mevlâna



Kaynak: Türkiye Gazetesi