Emsal Bedeli ve Değerleme
(16.11.2020)
Vergi Usul Kanunu’nun üçüncü kitabı ‘Değerleme’ başlığını taşımaktadır. (Madde: 258-330) Değerleme, “Vergi matrahlarının...

Vergi Usul Kanunu’nun üçüncü kitabı ‘Değerleme’ başlığını taşımaktadır. (Madde: 258-330) Değerleme, “Vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.”

Değerleme; iktisadi kıymetlerin nev’i ve mahiyetine göre; maliyet bedeline, borsa rayicine, tasarruf değerine, mukayyet değerine, itibari değerine, vergi değerine veya emsal bedeli ve ücretine göre yapılır.

Şöyle ki;

  • Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara bağlı tüm giderlerin toplamını ifade eder.
  • Borsa rayici, gerek menkul kıymetler ve kambiyo borsasına gerekse ticaret borsalarına kayıtlı olan iktisadi kıymetlerin değerlemeden evvelki son muamele (işlem) gününde borsadaki işlemlerin ortalama değerlerini ifade eder. Fiyatlarda bariz kararsızlıkların görülmesi hallerinde son işlem günü yerine değerlemeyi izleyen 30 gün içindeki ortalama rayici esas olarak tercihe Maliye Bakanlığı yetkilidir.
  • Tasarruf değeri, bir iktisadi kıymetin değerleme gününde sahibi için arz eden gerçek değerdir.
  • Mukayyet değer, bir iktisadi kıymetin muhasebe kayıtlarında gösterilen değeridir.
  • İtibari değer, her nev’i senetlerle esham ve tahvillerin üzerinde yazılı olan değerdir.
  • Rayiç bedel ise bir iktisadi kıymetin değerleme günündeki normal alım-satım değeridir.

Emsal bedeli, gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olduğu bir değerdir.

Emsal bedeli, sıra ile aşağıdaki esaslara göre belirlenir. (Vergi Usul Kanunu md: 267) Şöyle ki;

Emsal bedeli, gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz
olacağı değerdir.

Emsal bedeli, sıra ile aşağıdaki esaslara göre belirlenir. Birinci sıra (Ortalama fiyat esası); aynı cins ve nevideki mallardan sıra ile değerlemenin yapılacağı ayda veya bir önceki veya bir daha evvelki aylarda satış yapılmışsa, emsal bedeli bu satışların miktar ve tutarına göre mükellef tarafından çıkarılacak olan ‘ortalama satış fiyatı’ ile hesaplanır. Bu esasın uygulanması için aylık satış miktarının emsal bedeli tayin olunacak (esas alınacak) her bir malın miktarına nazaran yüzde 25’ten az olmaması şarttır.

İkinci sıra (Maliyet bedeli esası); emsal bedeli belli olacak malın maliyet bedeli bilinir veya çıkarılması mümkün olursa bu takdirde bu maliyet bedeline toptan satışlar için yüzde 5, perakende satışlar için yüzde 10 eklenerek emsal bedeli belirlenir.

Üçüncü sıra (Takdir esası); yukarıda yazılı esaslara göre belli edilemeyen emsal bedelleri ilgililerin başvurusu üzerine takdir komisyonunca takdir edilir. Takdirler maliyet bedeli ve piyasa kıymetleri araştırılmak ve kullanılmış eşya için ayrıca yıpranma dereceleri dikkate alınmak suretiyle yapılır. Takdir edilen bedellere vergi mahkemesinde dava açılabilir. Ancak açılan dava, verginin tahakkuk ve tahsilini durdurmaz.

Emsal bedelinin mükellef tarafından bizzat hesaplandığı hallerde bu hesaplara ait kayıt ve cetveller, ispat edici kağıtlar muhafaza edilir.

Yargı organlarının re’sen belirlemiş oldukları değerler ile zirai kazanç ölçülerini tespit eden kararlarda yer alan unsurlar, emsal bedeli yerine geçer.

Ücretle yapılan imalatta ücretin gerçek miktarının bilinmemesi veya doğru olarak belirlenmemesi hallerinde belirlenecek emsal ücret de aynı esaslara göre belirlenir.



Kaynak: Veysi Seviğ / İto Haber