Vergi affı ya da matrah artırımı gündemde mi?

Yeminli Mali Müşavir Abdullah Tolu, son dönemde gündemde yoğun olarak tartışılan vergi affı ve matrah artırımı yapılacağı yönündeki iddiaların gerçek olup olmadığını, Ankara kulislerinden aldığı son bilgilerle birlikte paylaştı.

Dr. Barış Esen’in moderatörlüğünü yaptığı ve Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ’ın yorumlarıyla katıldığı ‘Ekonomi Masası’nda çok kritik bilgiler veren Abdullah Tolu, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın gündeminde vergi affı ve matrah artırımı olup olmadığı konusunda soruları, kulislerden aldığı son bilgilerle birlikte paylaştı.

Tolu, özellikle enflasyon muhasebesi konusunda çok büyük sorunlar yaşandığının altını çizerek, bu konuda somut adımlar atılmasının ve karışıklıkların giderilmesinin Hazine açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Tolu özetle şunları söyledi:

Beyan süresi uzatılsın talebi enflasyon düzeltmesinden kaynaklanıyor!

Şu an hem Maliye hem de şirketler ve meslek mensuplarının üzerinde kimseyi memnun etmeyen enflasyon düzeltmesi diye garabet bir uygulama var. Hazine'nin enflasyon düzeltmesi sebebiyle büyük bir vergi kaybı söz konusu. Maliye, enflasyon düzeltmesinden beklediği gelirden daha fazlasını kaybetti. 2023'ün sonunda ilk enflasyon düzeltmesi yapılmadan önce bu duruma dikkat çekerek, konunun yeniden değerlendirilmesini istemiştik. Çünkü, enflasyon muhasebesi vergi ödeyen mükellefleri vergi ödemez, vergi ödemeyen mükellefleri de vergi öder hale getirdi. Böyle karışık bir durum var. Zarar edenlerden enflasyon düzeltmesi nedeniyle vergi alınması söz konusu oldu. Enflasyon düzeltmesiyle ilgili çok sayıda sorunlu konu var. Kurumlar vergisi beyannamelerinin verilmesiyle ilgili sürecin uzatılması talebinin altında da aslında enflasyon düzeltmesinde yaşanan sorunlar yatıyor. 

Bize göre, enflasyon düzeltmesi kaldırılmalı, 2025 yılında da uygulanmamalı.

Kayıt dışılıkla mücadeleyi destekliyorum!

Son dönemde vergi denetimleri, saha denetimleri artırıldı. Hasılat tespitiyle ilgili yeni uygulamalar devreye alındı. Bunların hepsini destekliyoruz çünkü Türkiye'de inanılmaz bir kayıt dışılık var. Şükrü Kızılot hocamızın dediği gibi, "Vergiyi hep kümesteki kazlardan alamazsın"... Biraz da kayıt dışıyla mücadele edip gelir sağlayanlardan vergi alınması lazım.

Türkiye'de verginin tabana değil tavana yayılması sorunu var. O kadar çok gelir elde edip vergisini ödemeyen kişi var, üstelik hiç birisinin vergi mükellefiyeti yok. Bunlardan bir şekilde vergi ödemesi gerekiyor. 

Beyanname Gözetim Programı kapsamında 40 bin şirket ikaz edildi!

Vergi Denetim Kurulu (VDK) Beyanname Gözetim Programı kapsamında 1 milyon 205 bin kurumlar vergisi mükellefinden 500 bini üzerinde analiz yaparak, 40 bin şirketi riskli buldu ve bu şirketlere birer yazı göndererek "Beyannamelerinizi doğru verin" şeklinde ikaz etti. Bu çalışması için başta VDK Başkanı Muhsin Atcı olmak üzere tüm VDK yönetimini tebrik ediyorum. Güzel bir çalışma.

Bu ikaz yazısının etkisi beklenenden büyük oldu. Bu 40 bin şirketin beyannameleri tekrar tekrar kontrol edildi. Ancak, bu şirketler neden dolayı riskli mükellef olduklarını bilmiyorlar.

VDK yetkililerinden beklenti, beyannameler verildikten sonra bu 40 bin mükellefin beyannamelerinin incelenmesi sonrasında vergi incelemesine alınmadan beyanlarını düzeltmelerine imkan sağlanması. Bu vergiye gönüllü uyumunda bir şartı aslında!

Kurumlar vergisi beyannamesini doldurmak deveye hendek atlatmaktan daha zor!

Öyle tek tuşla falan beyanname hazırlanmıyor. Sahada işler öyle kolay değil.

Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’in de sık sık dile getirdiği gibi, vergi yasalarında gereğinden fazla istisna, muafiyet ve indirim düzenlemesi var ve bunların mutlaka gözden geçirilmesi, etkinliğini kaybetmiş olanların kaldırılması gerekiyor. En çok istisna, muafiyet ve indirimin yer aldığı yasalardan birisi de, Kurumlar Vergisi Kanunu…

Kurumlar vergisi beyannamesini incelediğimizde, bu beyannamenin doldurulmasının ne kadar zor olduğunu anlıyorsunuz. Kanunen kabul edilmeyen gider diye bir kalem var, şirketlerin ticari karlarından çok bu maddeye giren giderleri var. Bir taraftan bakıyorsunuz enflasyon muhasebesi, finansman gider kısıtlaması, binek otomobil kısıtlaması yani şirketlerin bu işin içinden çıkması artık gerçekten çok zorlaştı.

YMM ve SMMM’lik artık yapılabilir olmaktan çıktı!

Mevcut durumda YMM’lik ve SMMM’lik de artık yapılabilir olmaktan çıktı. Çünkü, iş iyice zorlaştı, yapılabilir olmaktan çıktı,  mesleğin sorunları giderek daha da büyüdü. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın TÜRMOB'u, odaları meslek mensuplarını çağırıp, "Sizlerin sorununuz ne?" demesi ve o sorunları çözmesi lazım. Çünkü meslek mensupları Maliye'nin sahadaki ortakları.

Mesleğin sorunları çözülmeden Maliye’nin de başarılı olması mümkün değil. Bunu her iki tarafta da çalışmış birisi olarak ifade ediyorum.

Ciddi bir vergi reformuna ihtiyaç var!

Şu an bir kesim vergi vermek istemiyor. Diyor ki; "Ben vergi vereceğime, bunu kendi şirketimde sermaye olarak kullanayım"... Neden, çünkü krediye ulaşım şimdi mümkün değil. Kredinin maliyeti yüzde 72'ler civarında. Bu seviyeden kredi alıp, mal üretip satıp ne kadar kar edebilir ki? Bunun enflasyonla mücadeleyle nasıl olumlu bir etkisi olabilir ki?

Şu an bir vergi affının çıkması söz konusu değil!

Şimdi herkesin bir vergi affı beklentisi var. Şimdiye kadar 3 yıl geçtikten sonra bir vergi affı yasası çıkarılmış. Bu 3 yıl geçtikten sonra herkesin aklına hemen matrah artırımı, vergi affı geliyor.

Bize göre, bu tür düzenlemelerin çıkması tamamen erken seçimle ilgili. Ki, şu an için bu mümkün değil. Ancak şu an ciddi bir vergi ve SGK borç yapılandırmasına ihtiyaç var. Tahsil edilemeyen rakamlar ciddi tutarlara ulaştı. Önceden borçlu mükelleflerin örneğin aracı varsa Maliye bu araca sadece haciz koyuyordu. Şimdi ise artık direkt yakalama çıkarıyor ve araç görüldüğü yerde yakalanarak hızlı bir şekilde satışa çıkarılıyor. Vergi borcu hemen tahsil ediliyor. Piyasada şu an ödemeler ağırlıklı olarak çek ve senetle yapılıyor, nakit ödeme çok az. Devlete olan borçlar çek ve senetle ödenemeyeceği için bir borç yapılandırması düzenlemesine ihtiyaç var. Bu düzenlemenin kısa bir süre sonra gündeme geleceğini düşünüyorum.

Tapu harcının kaldırılmasına yönelik bir çalışma yok!

Sosyal medyada tapu harcının kaldırılacağına dair haberler var. Bunlar tamamen gerçek dışı! Tapu harcının kaldırılması mümkün değil. Kaldırılmaz ama biz ne zaman gerçek bedel üzerinden tapu harcı ödenmesine yönelik düzenleme yaparsak, o zaman bir indirim söz konusu olabilir.

Yeni vergiler gelir mi?

Yetkililer yeni vergiler getirilmeyeceğini net bir şekilde ifade ettiler. Ben de şu an için yeni vergi/vergiler ve ek vergi gelmesini beklemiyorum. Çünkü, şu an için ek vergi getirilmesini gerektiren bir durum yok. Maliye, kayıt dışılıkla ciddi şekilde mücadele ediyor, saha denetimleri ve vergi incelemeleri arttı. Vergi alanında bu sıkılaştırma çalışmaları devam ederken, kamu da ciddi tasarruf çalışmaları yapılması lazım. Örneğin, büyük maliyetli yeni yatırımlardan vazgeçilmesi vb. Ve bunun da halka iyi anlatılması gerekiyor. Siz kamuda ciddi şekilde tasarruf yapmadan vergilere yüklenirseniz kamuoyunda ciddi tepkilerle karşılaşabilirsiniz. "


Kaynak:ekonomim.com