İşe İade Kararlarında SGK Uygulaması

İşe iade davalarında işçiye ödenecek ücret ve primlerin SGK’ya bildirilmesi, ek prim belgeleri ve işten ayrılış bildirgeleri için özel süreler tanınırken, bu kurallara uyulmaması işverene idari ve mali yaptırımlar doğuruyor.

Sosyal güvenlik mevzuatı uyarınca işverenler, bir ay içinde çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili prim ve hizmet bilgilerini asıl, ek veya iptal niteliğindeki prim belgesi (Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi) ile SGK’ya bildirmektedir.

Bu çerçevede, söz konusu prim belgesinin en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 26’sına kadar verilmesi gerekmektedir.

Yine, tahakkuk eden sigorta prim tutarlarının da özel sektör işverenleri tarafından en geç takip eden ay sonuna kadar SGK’ya ödenmesi gerekmektedir.

İşe iade kararları ile ilgili SGK uygulamaları

Prim belgelerinin verilme ve primlerin ödenmesi süreleri normalde yukarıda belirtildiği şekilde olmasına rağmen, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 21’inci maddesine göre iş mahkemelerinin işe iade kararları nedeniyle düzenlenmesi gereken prim belgelerinin verilme ve bu prim belgelerine istinaden tahakkuk edecek primlerin ödenme süreleri SGK tarafından farklı kurallara bağlanmıştır.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 18’inci maddesine göre, otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işverenin, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanması zorunludur.

İş güvencesi tazminatının prime tabi olup olmadığı

4857 sayılı İş Kanunu'nun 18-21'inci maddeleri çerçevesinde iş güvencesi hükümlerinden yararlanarak, işe iade davası açan ve geçerli bir sebeple işten çıkartılmadığı iş mahkemesi kararı ile tespit edilip işe iade edilen işçilerin, kesinleşen mahkeme kararının kendilerine tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvurduğu halde, başvurduğu tarihten itibaren bir ay içinde işe başlatılmaması durumunda,  mahkeme tarafından belirlenen en az dört, en çok sekiz aylık ücreti tutarındaki iş güvencesi tazminatının kendilerine ödenmesi gerekmektedir.

İş güvencesi tazminatı; niteliği itibariyle ücret sayılabilecek bir kazanç durumunda olmaması, esasen işe başlatılmayan sigortalının, başlatılmaması nedeniyle sigortalılık vasfının da kalmaması, ödenecek paraların işçiyi himaye gayesine ve işverene işe başlatmama nedeniyle verilen bir medeni ceza niteliğinde olması nedenleriyle, sigorta primine tabi tutulmamaktadır.

İşe iade kararlarında ödenmesi kararlaştırılan ücretin prim tabi olup olmadığı

Feshin geçersizliğine dair mahkeme kararının kesinleşmesine kadar işçiye çalıştırılmadığı süre için en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ve mahkeme tarafından takdir edilen ücret ve diğer hakların, işverenin işçiyi işe başlatması veya başlatmamasına bakılmaksızın işçiye ödenmesi gerekmekte olup, sosyal güvenlik mevzuatı uyarınca da, işçiye çalıştırılmadığı süre için ödenen en çok dört aya kadar ücret ve diğer haklarından sigorta primi kesilmesi gerekmektedir.

Ek prim belgeleri ve tahakkuk edecek sigorta primlerinin ödenmesi

Sosyal güvenlik mevzuatına göre, işe iade kararları nedeniyle işverenlerce geriye doğru verilecek ek prim belgeleri ve bunlara ilişkin primlerin ödenme süreleri, sigortalının işe başlaması ve işverenin işçiyi işe başlatmaması durumuna göre ikili bir ayırıma tabi tutularak farklı kurallara bağlanmıştır.

1. Sigortalının işe başlaması durumundaki uygulama

İş mahkemelerince verilen kararlar uyarınca, göreve iadesine karar verilen personelin kesinleşen mahkeme kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunması ve işverenin usulüne uygun daveti üzerine; sigortalının işe başlaması halinde, davete ilişkin tebligatın sigortalı tarafından aldığı tarihin içinde bulunduğu ayı takip eden ayın 26'sına kadar ek aylık prim ve hizmet belgelerinin  verilmesi şartıyla, bu belgeler yasal süresi içinde verilmiş olduğu kabul edilmekte ve SGK tarafından işverenlere idari para cezası uygulanmamaktadır.

Bu durumda, tahakkuk edecek primlerin de davete ilişkin tebligatın sigortalı tarafından aldığı tarihin içinde bulunduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenmesi şartıyla, söz konusu primlerin yasal süresi içinde ödendiği kabul edilmekte ve SGK tarafından işverenlere gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmamaktadır.

2. İşverenin işçiyi işe başlatmaması durumundaki uygulama

İş mahkemelerince verilen kararlar uyarınca, göreve iadesine karar verilen personelin kesinleşen mahkeme kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunması ve işverenin işçiyi işe başlatmaması halinde,  personelin işe başlamak için işverene yaptığı başvurusuna ilişkin tebligatın işverence alındığı tarihin içinde bulunduğu ayı takip eden ayın 26'sına kadar ek aylık prim ve hizmet belgelerinin  verilmesi şartıyla, bu belgeler yasal süresi içinde verilmiş olduğu kabul edilmekte ve SGK tarafından işverenlere idari para cezası uygulanmamaktadır.

Bu durumda da, tahakkuk edecek primlerin personelin işe başlamak için işverene yaptığı başvurusuna ilişkin tebligatın alındığı tarihin içinde bulunduğu ayı takip eden ayın  sonuna kadar ödenmesi şartıyla, söz konusu primlerin yasal süresi içinde ödendiği kabul edilmekte ve SGK tarafından işverenlere gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmamaktadır.

3. Sigortalı işten ayrılış bildirgesi düzenleme yükümlülüğü

Kesinleşen mahkeme kararı üzerine feshin geçersiz hale gelmesi ve işçi adına dört aylık daha sigortalılık hizmet bildirimi yapılması nedeniyle ilk işten ayrılış bildirgesi de geçersiz hale gelmektedir. Dolayısıyla ilk fesih tarihinden sonra verilecek dört aylık sürenin son günü için tekrar sigortalı işten ayrılış bildirgesi verilmesi gerekmektedir.

Söz konusu işten ayrılış bildirgesinin de, sigortalının işe başlamak için  işverene yaptığı başvuruya ilişkin tebligatın işverence alındığı tarihini takip eden ayın sonuna kadar verilmesi halinde yasal süresinde verilmiş sayılmakta ve idari para cezası uygulanmamaktadır.

Sonuç olarak; işe iade davaları, iş güvencesi bağlamında iş hukukunun en önemli kurumlarından biri olup, bu davalar yalnızca iş ilişkisi boyutuyla değil, SGK uygulaması açısından da önemli etkileri bulunmaktadır.

Boşta geçen dört aylık sürenin çalışılmış gibi kabul edilmesi, işçinin sosyal güvenlik haklarını korurken, işverenin de geriye dönük prim ödeme yükümlülüğünü doğurmaktadır.

Bu nedenle, işverenlerin iş sözleşmeleri feshedilen işçilere işe iade kararlarına istinaden geriye doğru yapacakları ücret ödemeleri ile ilgili düzenlemek zorunda oldukları ek prim belgeleri, sigortalı işten ayrılış bildirgesi ve tahakkuk eden primlerin ödenmesi ile ilgili idari para cezası, gecikme cezası ve gecikme zammı ile karşılaşmamaları için sosyal güvenlik mevzuatında özel olarak düzenlenmiş sürelere dikkat etmeleri gerekmektedir.


Kaynak:Celal Özcan / Ekonomim.com