İndirimli Kurumlar Vergisinde İhtiyarilik
(22.05.2023)
İndirimli kurumlar vergisi müessesesi, mükellefler tarafından yapılmak istenen yatırımları teşvik etmek amacıyla...

İndirimli kurumlar vergisi müessesesi, mükellefler tarafından yapılmak istenen yatırımları teşvik etmek amacıyla düzenlenmiştir. Bu kapsamda ilgili yatırım, belirlenen yatırım katkı oranı nispetinde Devlet tarafından daha az kurumlar vergisi tahsil edilmek suretiyle Devlet tarafından finanse edilmiş olacaktır.

Bu yazımızda kullanılmayan yatırım katkı tutarının sonraki dönemlerde kullanılıp, kullanılamayacağı ve endekslemeye tabi tutulup tutulamayacağı hususları üzerinde duracağız.

 Mükellefler, yatırım teşvik sistemi kapsamında gerçekleştirecekleri yatırım harcamalarına ilişkin yatırım katkı tutarını iki şekilde kullanabilmektedirler.

1-) Yatırım henüz kısmen ya da tamamen işletilmeye başlanılmamışsa, diğer faaliyetlerden elde edilecek kazançlara uygulanmak suretiyle…

 2-) Yatırımın kısmen ya da tamamen işletilmeye başlanılması durumunda, yatırımdan elde edilen kazançlara uygulanmak suretiyle…

İndirimli kurumlar vergisi uygulaması, Kurumlar Vergisi Kanununun (KVK) 32/A maddesi, 1 Seri No'lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği, 2012/3305 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı (BKK) ve 2012/1 sayılı Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararın Uygulanmasına İlişkin Tebliğ kapsamında yürütülmektedir.

Konumuza dönecek olursak…

Öncelikle diğer faaliyetlerden elde edilen kazanca uygulanacak indirimli kurumlar vergisi sürecinden bahsedelim…

Söz konusu müessese henüz yatırımdan kazanç elde edilmeye başlamadan önce hak edilecek ya da yatırımın kısmen işletilmeye başlamasından sonra hak edilenden daha çok yatırım katkı tutarından faydalanmayı sağlamaktadır. Çünkü hem kanuni düzenlemeye hem de düzenlemenin ruhuna baktığımızda mükellefler tarafından yatırım katkı tutarı, ancak yatırımdan kazanç elde edilmeye başlamasından sonra hak edilecektir. Dolayısıyla diğer faaliyetlerden elde edilen kazanca indirimli kurumlar vergisi uygulanması suretiyle yararlanılan yatkı katkı tutarı avans niteliği taşımaktadır. Hususu desteklemek adına Kanunda yer alan madde metnine baktığımızda Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinin 2 nci fıkrasının c bendinde;

‘‘Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben………..’’  ifadesinde ‘‘mahsuben’’ kelimesi bu görüşümüzü desteklemektedir. Dolayısıyla bu durumda henüz yatırım katkı tutarı hak edilmediğinden dolayı diğer faaliyetlerden elde edilen kazanç kapsamında yatırım katkı tutarından yararlanma ihtiyari olacaktır.

Diğer taraftan yatırımın kısmen ya da tamamen işletilmeye geçilmesiyle birlikte yatırımdan kazanç elde edilmesi durumunda yatırım katkı tutarına hak kazanılacaktır. Hak kazanılan yatırım katkı tutarı yatırımın gerçekleştirilen kısmı için hesaplanacaktır. Bu aşamada yatırımdan elde edilen kazanca ilişkin hak edilen yatırım katkı tutarı, yararlanılması gereken yatırım katkı tutarı olacaktır. Bu durumda bahse konu tutardan yararlanılmaması durumunda, yatırım tamamlandıktan sonra yararlanılmayan kısım için endeksleme yapmak suretiyle izleyen dönemlerde kullanılması mümkün olamayabilecektir.

Mükelleflere tavsiyemiz vergi planlaması yapmak ya da başka amaçlarla yatırım katkı tutarını kullanmama yönünde tercih yapacak iken yukarıdaki ifadeleri göz önünde bulundurmasıdır. Dolayısıyla yatırımın kısmen ya da tamamen işletilmeye başlanması beraberinde yatırım katkı tutarının hak edilmenin gerçekleşmesine sebep olacak ve bununla birlikte söz konusu tercih hakkı da ortadan kalkmış olacaktır. Sonuç olarak yatırımdan kazanç elde edilmesi durumunda indirimli oranlar uygulanması suretiyle yatırım katkı tutarından yararlanılması gerekmektedir.



Kaynak: Selçuk Turgay Azak / Ekonomim.com